Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Çocuk Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi

Çocuk Haklarının 14. Maddesi: Fikir ve Din Özgürlüğü

Çocuk Haklarının 14. Maddesi: Fikir ve Din Özgürlüğü

Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 14. maddesi, her çocuğun düşüncesini, vicdanını ve inancını özgürce oluşturma hakkını güvence altına alır. Bu hak yalnızca çocuğun bir dine inanıp inanmama özgürlüğünü değil, aynı zamanda değerlerini şekillendirme, dünyayı anlama biçimini geliştirme ve kimliğini oluşturma sürecini de kapsar. Uluslararası insan hakları hukukuna göre çocuğun iç dünyasına, yani neye inanacağına veya inanmayacağına ilişkin alan mutlak koruma altındadır ve hiçbir koşulda baskı, zorlama veya müdahaleye izin verilemez. Çocuğun inancını dışa vurması ya da uygulaması ise yalnızca kamu düzeni, sağlık veya başkalarının haklarının korunması için sınırlanabilir. Buna ilişkin değerlendirmeler, düşünce ve inanç özgürlüğünün “forum internum” ve “forum externum” ayrımını vurgulayan çalışmalar tarafından da desteklenmektedir (Baroness Hale of Richmond)

Araştırmalar, çocukların hem bilimsel hem de dini konularda ailelerinden etkilendiklerini, ancak yaş ilerledikçe giderek daha bağımsız düşünme kapasitesine sahip olduklarını göstermektedir. Özellikle kültürler arası çalışmalar, aile etkisi ile çocuğun gelişen özerkliği arasındaki dengeyi ortaya koymuştur (McLoughlin et al., 2021) Bu nedenle Madde 14, aile rehberliğini tamamen dışlamaz; ancak nihai kararın ve inanç oluşturma sürecinin çocuğa ait olduğunu vurgular. Çocuğa herhangi bir görüş veya inanç zorla dayatmak, özellikle zihinsel bütünlüğe yönelik bir ihlal olarak tanımlanmıştır ve bu durum bazı yüksek mahkeme değerlendirmelerinde fiziksel zarar kadar ciddi görülmektedir (Baroness Hale of Richmond).

Düşünce ve din özgürlüğünün en çok tartışıldığı alan okullardır. Eğitimin tarafsız, çoğulcu ve nesnel olması; hiçbir çocuğun belirli bir inancı benimsemeye zorlanmaması ve farklı inançlara saygı duyulması gerektiği uluslararası hukukta ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında açık biçimde ortaya konmuştur (Relaño, 2010). Zorunlu din derslerinde tek yönlü anlatım, çocukların ve ailelerin haklarını zedeleyebilir. Okul ortamı aynı zamanda çocuğun ifade özgürlüğü, kimlik gelişimi ve kültürel çeşitliliğe dair deneyimlerinin şekillendiği yer olduğundan, öğretim süreçlerinin tarafsızlığı demokratik bir toplum açısından temel önem taşır.

Ayrımcılık yasağı Madde 14’ün önemli bir bileşenidir. Göçmen ya da azınlık dini gruplarına mensup çocuklar, okul ortamında daha yüksek ayrımcılık algısı yaşayabilir; bu bulgu, özellikle Müslüman kökenli çocuklar üzerine yapılan çalışmalarda görülmektedir (Soehl, 2019). Bu durum, Madde 14’ün bir koruma hakkı olduğunu da göstermektedir. Çocukların kimliği, inancı veya inançsızlığı ne olursa olsun ayrımcılıktan korunması gerekir.

Çocuğun inanç ve düşünce gelişimi kültürel, toplumsal ve eğitsel bağlamlardan etkilenir. Kültürler arası psikolojik araştırmalar, çocukların farklı inançlara yönelik tutumlarının yaş, bağlam ve yetişkin rehberliğinden güçlü şekilde etkilendiğini göstermektedir (Verkuyten & Killen, 2021). Bu bulgular, Madde 14’ün birlikte yaşama kültürünün de temel bir unsuru olduğunu ortaya koymaktadır. Tek başına göç eden, savaş veya kriz ortamlarından gelen çocuklar ise kimliklerini ve inançlarını koruma konusunda daha kırılgan bir gruptur. Bu çocukların psikolojik ve manevi ihtiyaçlarının karşılanması gerekliliği, uluslararası araştırmalarda tartışılmaktadır (Freixa Niella et al., 2025). Bu bağlamda Madde 14, özellikle risk altındaki çocuklar için güçlü bir güvence sağlar.

Sonuç olarak Madde 14, çocuğun kendi iç dünyasını özgürce şekillendirme hakkının temelini oluşturur. Bu hak; ailenin ve devletin çocuğa eşit mesafede yaklaşmasını, okul ortamının tarafsız olmasını, hiçbir çocuğun inancı veya inançsızlığı nedeniyle baskı görmemesini ve çocuğun kimliğini güven içinde geliştirebilmesini zorunlu kılar. Her çocuk, düşüncesini ve inancını baskı altında kalmadan şekillendirme hakkına sahiptir; bu hak ise özgür ve demokratik bir toplumun temel taşlarından biridir.

Kaynakça

Baroness Hale of Richmond. (2017). Freedom of religion and freedom from religionEcclesiastical Law Society, 19, 3-13. https://doi.org/10.1017/S0956618X16001058

Freixa Niella, M., Ruiz Garzón, F., Sánchez-Martí, A., & Vilà Baños, R. (2025). Challenges of Religious and Cultural Diversity in the Child Protection System with Children Migrating “Alone” in Catalonia and Melilla. Religions, 16(2), 109. https://doi.org/10.3390/rel16020109

Grüll, C. & Wilson, E. K. (2018)Universal or Particular … or Both? The Right to Freedom of Religion or Belief in Cross-Cultural Perspective. The Review of Faith & International Affairs, 16(4), 88-101. https://doi.org/10.1080/15570274.2018.1535046

Jensen, L. A. (2021). The cultural psychology of religiosity, spirituality, and secularism in adolescence. Adolescent Research Review, 6(3), 277-288. https://doi.org/10.1007/s40894-020-00143-0

McLoughlin, N., Davoodi, T., Cui, Y. K., Clegg, J. M., Harris, P. L., & Corriveau, K. H. (2021). Parents’ beliefs about their influence on children’s scientific and religious views: Perspectives from Iran, China and the United States. Journal of Cognition and Culture21(1-2), 49-75. https://doi.org/10.1163/15685373-12340096

Relaño, E. (2010). Educational pluralism and freedom of religion: Recent decisions of the European Court of Human Rights. British Journal of Religious Education, 32(1), 19-29. https://doi.org/10.1080/01416200903332049

Martin Scheinin (2000) Freedom of Thought, Conscience and Religion. Studia Theologica, 54(1), 5-18. https://doi.org/10.1080/003933800750041485

Schanda, B. (2023). The freedom of religion of children. European Integration Studies, 19(1). https://doi.org/10.46941/2023.e1.11

Soehl, T. (2020). Mode of difference and resource for resilience: How religion shapes experiences of discrimination of the second generation in France. International Migration Review, 54(3), 796-819. https://doi.org/10.1177/0197918319882628

Verkuyten, M., & Killen, M. (2021). Tolerance, dissenting beliefs, and cultural diversity. Child Development Perspectives, 15(1), 51-56. https://doi.org/10.1111/cdep.12399

 

Dr. Öğr. Üyesi Sezen ÇİÇEK APAYDIN

22.11.2025